top of page

Dİjİtal Göz Yorgunluğu

Dİjİtal Göz Yorgunluğu

Dijital göz yorgunluğunu nasıl tanımlayabiliriz? 

Günümüzde bilgisayar başında  çalışan kişilerden en sık duyduğumuz yakınma, gün sonunda gözlerinde hissettikleri yorgunluktur. Genel anlamda yorgunluk olarak tanımlanan bu şikayetler, yanma, batma, kızarma, ışık hassasiyeti, uyuma isteği ve hatta baş ağrısı şeklinde özetlenebilir.

Göz yorgunluğu nedenlerinden bir tanesi, bilgisayar başında sürekli değişen görüntülere ve bazen ışık şiddetine karşı görmeyi netleştirmek amacıyla göz merceğinde oluşan  uyum (akomodasyon) çabasıdır. 

İnsanda göz merceği, tıpkı fotoğraf makinası gibi görüntüyü netleştirmek amacıyla şişkinleşir veya gevşer, yani uyum (akomodasyon) yapar. Göz bebeği de bununla ve ışık değişkenleri ile paralel kasılıp gevşeme hareketleri ile katkıda bulunur. Bütün bu hareketler göz içinde iris dokusu arkasında dairesel şekilde yerleşmiş olan ve bu işlevlerin gerçekleşmesini sağlayan kaslar yardımı ile yapılır. Sonuçta uzun süreli çalışma sırasında bu kasların sürekli kasılması nedeniyle yorgunluk oluşur.

Diğer taraftan bilgisayar başında geçirilen uzun süreç sırasında göz kırpma hareketleri azalır ve göz yüzeyi buharlaşmaya bağlı sıvı kaybeder yani zaman içinde kurur. Ayrıca bilgisayarın oluşturduğu sıcak hava akımının göz yüzeyinde kuruma meydana getirmesi de mümkündür. Bütün bunlar gözde yorgunluk hissi ile kendini hissettirebilir.

Dijital göz yorgunluğu önlemek için ne yapılmalıdır? 

Amaç göz yorgunluğuna neden olan uyum çabasını azaltmak ve kurumayı önlemektir. Bu nedenle kırma kusurlarının tam olarak düzeltilmesi, uygun ışık alan ve nemi ayarlanmış bir ortamda çalışılması, çalışmaya küçük  aralar verilerek gözlerin dinlendirilmesi ve gerekirse suni gözyaşı damlaları ile gözlerin nemlendirilmesi yararlı olur.

Kontakt Lens ve Dİjİtal Göz Yorgunluğu

Kontakt lenslerin dijital göz yorgunluğu üzerine etkileri olabillir mi?

Kontakt lensler Hidrojel veya Silikon Hidrojel adı verilen polimer yapılardan üretilir. Her polimer farklı oranlarda su tutma ve suyu koruma, dolayısıyla göz yüzeyindeki sıvı dengelerini değiştirme özelliklerine sahiptir. Bunun yanında kontakt lensin göz yüzeyinde varlığı nedeniyle gözyaşı yağ oranlarında değişme, kontakt lensin oluşturduğu mekanik etki göz yüzeyinin nemini kaybetmesine ve duyarlı hale gelmesine neden olabilir. Bu da gözde yanma, batma, kuruluk yaratarak göz yorgunluğu hissi oluşturabilir.

Gözlük ve kontakt lenslerde bu konuda özel uygulamalar mevcutmudur?

Gözlük camı üreticilerinin dijital göz yorgunluğuna karşı özel filtreler geliştirdiğini biliyoruz, bunlar sınırlı bir ölçüde fayda sağlayabilir.

Kontakt lenslerde ise ışığın optik sapmalarını en aza indirmek amacıyla asferik yani küreselden ziyade kenarlara doğru farklılaşan elips şeklinde yüzey tasarımları oluşturulur. Böylece 5 mm lik gözbebeği açıklığına uyan bölgede göze giren ışıkların çoğunun gözün retinasında odaklanması sağlanmaya çalışılır.

Ayrıca kontakt lensler, materyal ve yüzey özellikleri nedeniyle buharlaşmaya bağlı göz kuruluğunu arttırırlar, bu da ek bir yorgunluk hissi anlamına gelir. Bunu önlemek için kontakt lenslerin yüzey özellikleri geliştirilerek sıvı kaybının önlenmesi ve göz yüzeyindeki sıvı dengelerinin korunması sağlanabilir.

Sonuç olarak; kontakt lens kullanımı, dijital göz yorgunluğunu arttırıcı etkiler oluşturabilir. Bu etkilerin en aza indirilmesi için göz doktoru kontrolünde yorgunluğu en aza indirebilecek kontakt lenslerin, bilinçli bir şekilde kullanılması ve yine göz doktorunun denetiminde kalınması yarar sağlayacaktır.

Dijital Goz Yorgunlugu
Kontakt Lens ve Dijital Goz Yorgunlugu
bottom of page